WEB 3.0′a Doğru, Dijital Reklam 3.0

Uzun zamandır Web 3.0 trendi ve bunun dijital reklamcılığa olan etkisi hakkında bir makale yazma niyetindeydim. Çünkü dijital reklamcılıkta sürekli değişiyor, trendler ve teknolojik gelişmelere paralel değişiyor. Sanırım bizim işimizin hem iyi hem de kötü yönü bu. İyi çünkü sürekli yenilik sizi canlı tutuyor, sürekli bir heyecan içindesiniz. Kötü, çünkü uzmanım dediğiniz bir alanda bile ipin ucunu kaçırdığınız an yabancı oluyveriyorsunuz.

—- web2to3

Dijital Reklam 3.0 ı analayabilmek için öncelikle Web 3.0 kavramını anlamak lazım. Web 1.0 dan bu yana neler değişti, Web 3.0 ın ruhu nedir? Dolayısı ile bu değişimin hayatımıza etkisi ne olacak? Tüm bunları daha iyi anlayabilmek için öncelikle Web 3.0 la ilgili yazdığım bu yazıyı okumanızı tavsiye ederim.

Her zaman şunu söyleriz, içerik kraldır. Özgün içerik olmadan internet, gelişmiş bir telefondan öte bir şey değildir. Web 3.0 la beraber, kral saf değiştiriyor. Artık, kral kullanıcılar tarafında değil yazılım tarafında! Semantik web kavramıyla beraber artık yazılımlar bizi daha iyi tanıyor olacaklar. Buna bağlı olarak da hangi içeriği istediğimizi, hangi reklamı görmekten hoşlanacağımızı da bilecekler. Dolayısı ile web sitelerinin içeriği de, reklamların içeriği de yazılımlar tarafından üretilecek.

Web 3.0 kavramının aynı zamanda semantik (anlamsal) web olduğuna değinmiştik. Yani artık yazılımlar (bilhassa arama motorları) bir web içeriğini sadece kelimelere bakarak değil aynı zamanda anlam olarak da irdeleyecekler. Bu şekilde de arama motoru botları, “Jaguar” kelimesi bir web sitesinde yoğun biçimde geçtiğinde aslında bu kelimenin bir hayvanı mı, bir araba markasını yoksa bir parfüm markasını mı ifade ettiğini anlayacaklar. Bu durum arama motorları içinde, içerik reklamcılığı içinde bir devrim anlamına geliyor. Çünkü yazılımlar artık o içeriğin gerçekte ne demek istediğini anlayıp ona göre değerlendirecekler. Black hat SEO yöntemleri demode olacak. Gerçek ve özgün içerikler daha da değer kazanacak!

Buna ek olarak, siz her sabah işe başlamadan önce iş yerinizde günlük gazetelerin web sayfalarını ziyaret ediyor ve öncelikle gündem haberleri, ardından teknoloji ve spor haberlerine bakıyorsunuz. Bu arada gördüğünüz reklamlar içinde zayıflama ürünlerine tıkladınız. Bu sitede de uzunca bir süre gezdiniz. Ayrıca bir önceki gün kayıt olduğunuz bir sitede yaş ve cinsiyet bilginizi belirtmiştiniz. Şimdi düşünün tüm bu bilgiler bir sunucu tarafından takip edilip kayıt altına alınsa, bu bilgilerde akıllı bir yazılım tarafından işlense ne olurdu? Artık sabah giriş yaptığınız gazete sayfası daha önceki günlerde ilgilendiğiniz kategorideki haberleri ana sayfasına taşırdı. Spora ilgi duyduğunuza hatta kendi takımınıza ait haberleri daha çok okuduğunuza göre, takımınıza ait bir operatörün yapmış olduğu kampanya bannerını görürdünüz mesela. Zayıflama ürününe ait bir önceki reklama tıklamıştınız ya, işte o yüzden aynı kategori de bir reklam görmeyi hak ettiniz!

Bazılarınızın bu davranışsal pazarlamanın ta kendisi, zaten bir çok web sitesi buna benzer şeyler yapıyor dediğini duyar gibiyim. Peki bu profillemenin internetin tümünü kapsayacak bir biçimde olsa ne düşünürdünüz? Üstelik tüm bunların semantik bir biçimde değerlendirilip, gerçekte o kullanıcının profilinin ne olduğunu anlamaya çalışan daha akıllı yazılımların olduğunu varsaysak?

Tabii bu şekilde bir profillendirme yapmanın oldukça güç olduğunuz biliyoruz. Ancak internet tarayıcı (browser) larımızda tutulan çerez (cokee) lerde bir çok bilgi saklandığını ve bu çerezlerin diğer web siteleri tarafından da okunabilir hale geldiğinde neler olabileceğini düşünün! Çerezlerde bu tür bir açık standart sağlanmasa bile, Google gibi yaygın networkler bu anlamda oldukça öndeler. Düşünün ki Google hem yayıncı tarafındaki araçları ile (Adsense, analytics vb..) hem de kullanıcı tarafındaki araçları ile çok değerli bilgileri elinde tutuyor. Bu şekilde kullanıcıları da kolaylıkla profilleyebiliyor.

Özetle Web 3.0 kavramının hayatımıza girmesi ile beraber daha performans odaklı, daha akıllı bir reklamcılık bizi bekliyor.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir